Kişisel Verilerin Korunması Kanununda; kişisel verilerin işlenme şartları, kişisel verilerin silinmesi, yok edilmesi veya anonim hale getirilmesi, kişisel verilerin aktarılması gibi konuların yanında ayrıca veri sorumlusunun aydınlatma ve veri güvenliğine ilişkin yükümlülükleri de yer almaktadır.

Veri sorumlularının, kanunda bahsi geçen yükümlülüklerine uymaması ve bu uygulamalarla ilgili olarak kişilik haklarını ihlal etmeleri durumunda Kişisel Verilerin Korunması Kanununun 14. Maddesinin 3. Fıkrasında yer alan “Kişilik hakları ihlal edilenlerin, genel hükümlere göre tazminat hakkı saklıdır.” hükmüne göre kişinin tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır.  Eğer ki dava açılırsa; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m.23 – 25; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m.58; 4982 sayılı Bilgi Toplama Kanunu m.4; Anayasa Kanunu m.20/3; KVK m.14/3 hükümleri uygulanması gereken bazı genel düzenleme hükümleridir.

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 08/05/2019 tarih ve 2019/979 E. –  2019/2679 K. Sayılı ilamında yer alan “…Şu halde; davacının kimlik bilgilerinin rızası dışında kullanılması sebebiyle davacının kişisel verilerinin haksız olarak ele geçirildiği ve kullanıldığı sabit olup davalının eyleminin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği dikkate alınarak uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken…” ibarelerinden de görüleceği üzere; kişilik hakları ihlal edilen kişinin tazminat hakkı bulunduğunu göstermektedir.

Kişisel hakları ihlal edilenler, tazminat haklarını kullanmak amacıyla, veri sorumlusunun hukuki statüsüne göre, adli veya idari yargıda dava açabilirler. Kişisel verilerin işlenmesiyle ilgili kişisel değerler, kişinin; şeref ve onuru, yaşam alanı, resim veya fotoğrafı ve sesi ile özel nitelikteki kişisel verileri olarak belirtilebilir. Kişinin özel nitelikli kişisel verileri; kişinin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkumiyeti, ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileridir.

Kişinin kişilik haklarına saldırı söz konusu olduğunda Türk Medeni Kanununun 23. Madde ve devamındaki hükümleri uyarınca kişinin kişilik hakkına saldırının önlenmesi, sonlandırılması veya tespiti davası açılabilir. Tüm bunların dışında kişi bu saldırı sonucunda uğradığı maddi ve manevi zararına yönelik tazminat davası da açabilir.